Kadınlar, analarınız, bacılarınız, kızlarınız ve yariniz…
Sonu gelmeyen suçlanışlarla, kapı duvar arkasında tutulmuşluğumuz.
Bugün ki kadın,11. yüz yılda, Anadolu’da dünyanın ilk kadınlar birliğini kuran kadın ile aynı kadın mı?
En eski Osmanlı Devleti tarih yazarı Âşık Paşazâde’nin kayıtlarına göre Anadolu’da 11. yüzyılda kurulan Ahilik teşkilatının başı Ahi Evran’ın eşi Fatma Hatun, (Bacıyan-ı Rum) Anadolu Kadınlar Birliği’ni kurarken ‘İşine, aşına, eşine sahip ol!’ demiş taa o zamanlar.
11. yüzyıl, Anadolu’da bir kadın, dünyanın ilk kadın birliğini kurarken, önce iş, sonra aş ve nihayetinde eşine sahip olmasını öğütlemiş kadınlara. Hatırlamak lazım…
UNESCO 2010 Dünya’da Kadın raporunda, 1990-2010 yılları arasında, dünyadaki 15-60 yaş arası kadın nüfununun sadece %52’sinin çalıştığını belirtmiş. Anlaşılan, yarımız bu nasihatı dinleyemedik.
Sebepleri ne olursa olsun, kadın hala bin yıl önce Anadolu’dan dünyaya yayılan hayat görüşünü benimseyemedi. Ekonomik kriz, hep vardı hep olacak, ev işi, çocuk sorumluluğu, hep vardı, hep olacak. Erkek egemen dünya, işte o yeni.
Milattan önce 7500 yıllarında kurulan Çatalhöyük, anaerkil toplumlara Anadolu’dan gösterebileceğimiz ilk örnek. Konya’da yapılan kazı çalışmaları gösteriyor ki, kadın erkek eşitliği üzerine kurulmuş bir medeniyetti Çatalhöyük.
Eğer gen bilimcileri doğru söylüyorsa, ve bizler DNA’larımızda hala bu medeniyetlerden bir parça taşıyorsak, kadın bugün gerçek bir eziyet altında. Araştırmacı yazar Dinçer Demirel’in Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Olaylarına Rakamların Diliyle Bakış adlı raporuna göre 2002-2009 yılları arasında kadın cinayetleri %1400 arttı. 2002’de 66 kadın öldürülürken bu sayı sadece 2007 yılında 1011. Ne oldu da 2002-2009 yılları arasında erkek nüfusumuz yüzde bin dört yüz daha vahşileşti? Düşük gelir grubunda şiddete uğrayan kadın % 97, yüksek gelir grubunda ise %77.
Tecavüze uğrayanların % 50’si 18 yaş altında ve bunlardan % 40’ı kız çocuk. Her 4 kız çocuktan biri cinsel şiddete uğruyor. 5–10 yaş arası çocukların % 55\\\’i ensest mağduru.Ensest olaylarında faillerin % 50\\\’si öz baba, sırasıyla da amcalar enişteler, ağabeyler, dedeler ve dayılar.
Acil yardım kayıtlarına göre, en çok dövülüyor, sonra cinsel taciz görüyor, enseste maruz kalıyor ve en az da tecavüz ediliyoruz. 2005-2010 yılları arasında cinsel tacize uğrayan kadın sayısı 100 binin üzerinde (TUIK), anlayamadığım üzerinde derken kaç bin kadının kayıt dışı belirtildiği.İstatistik sonuçlarına göre sadece %40 şiyayetçi olduğundan, rakamlar gerçek sayıların yarısından az.
Durum vahim, önemini anlayabilmemiz için yüz binlerce kadın öldürüldü ya da tecavüze uğrayan kadınlar toplamda %85’e ulaştı gibi rakamlar mı gerek?
Kadınlar…Analarınız, bacılarınız, kızlarınız…Biraz düşün erkek egemen Türkiye. ‘ Kadınlar ve filler kendilerine yapılan kötülüğü asla unutmazlar’ demiş Saki.
Türkiye’de kayıtlara göre toplumun yarısı yaralı, acılı. Dünya’nın dengesi malum, 100 küsür aile başı çekiyor gerisi uğraşıyor. Madem aynı yola baş koymuşuz, sen alsan da versen de sonuç değişmeyecek. O zaman, aç oku tarihini, toprağının geçmişini.
Saygı da kusur etme atana, anana, bacına. Sen vursan da dövsen de, hiç bir gerçek değişmeyecek. Genel Kurmay verilerine göre Kurtuluş savaşında Gediz’de, Eskişehir Muharebesinde, Birinci ve İkinci İnönü savaşında toplam 3297 şehit vermişiz. Oysa, Adalet Bakanlığı verileri ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Raporuna göre dokuz yılda 4410 kadın. Neyin savaşı ise bu, belli ki daha büyük. Kadınını şehit veren bir ülke, iyice düşünmeli. Çok dikkatli düşünmeli. Yaşam şartları çok mu kötü, piyasalar çok mu belirsiz, hasat bu yıl az mı geldi, Fenerbahçe’nin durumu ne mi olacak koy bir tarafa. Kanıyoruz Türkiye. Anadolu Kadını taa bin yıl önce bilmiş gibi ne olacağını. Asırlar olsa da arada, nasihat nasihattır.
Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nün ‘Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması’na göre bu yazıyı okuyan iki kadından biri gazi. Bacım, sırasıyla ‘İşine, aşına, eşine sahip ol.’ Ahi Evran’ın erkeklere de nasihatı vardı, der ki ‘ Eline, beline, diline sahip ol!’
